İçeriğe geç →

Series: Kuru - Yük / Belki... / Değil

Kuru – Yük / Belki… / Değil – 1

İlk kez gece üçü geçtikten sonra arabaya binmeden bir sigara daha içeyim diye otoparkın karanlığında  gezerken farketmiştim. Otopark ile limanı ayıran, yerden bir metre yüksekliğindeki paslanmış sürgülü demir kapı bozuktu. Bir iki iteklemeden sonra zorda olsa yerinden oynamış, insanın içini gıcıklayan sesiyle demir sürgü bir arabanın geçeceği kadar açılmıştı. O saatte etrafta kimse olmadığından limana geçmiş biraz gezmiş, konteynırlara, sıra bekleyen tırlara, vinçlere, kuru yük gemilerine, tren hatlarına bakmış, bekçilere yakalanmamak için çok oyalanmadan hızlıca geri otoparka dönüp kayıpıyı kapatmıştım. Bir başka gün de gündüz vakti, yine sigara içme bahanesi ile kapının ve kapıdan geçtikten sonra ilk konteynırlar ile tren…

Yorum Bırak

Kuru – Yük / Belki… / Değil – 2

Aylar önceydi. Vapur iskelesinin yanında denizle karayı ayıran duvarın üzerine bir arkadaşım için aldığın kitapları bırakmış sigara içiyordum. Kalabalığın arasında siyah sırt çantası, elinde iple bağlanmış mukavva bir kağıda sarılı eski postaları hatırlatan bir kutu, yüzünde o kalabalıktaki hiç kimsenin yüzünde olmayan, güne, güneşe, denize iyi ki varım dedirten bir ifade, bir telaşla önümden geçti. Öylece kaldım ben. Arkasından bakarken vapura binip kayboldu. Hemen kitapları alıp peşinden koştum. Vapura ben de binecektim ki, biletim olmadığından turnikeden geçemedim. Bilet gişesine vardığımda önümde üç dört kişi vardı. En öndeki adam, bozuk para yüzünden biletçi ile tartışmaya girmiş oyalanırken bir yandan onları, bir…

Yorum Bırak

Kuru – Yük / Belki… / Değil – 3

Ellerini bırakmak istemedim, daha fazla tutmayı ise bilmiyordum. Bıraktı ellerimi, yüzünü denize döndü, denizin sessizliğine büründü. “Aynıyım ben. Aşka, hayata dair bir cevap varsa ve cevap her gün yenilenmezse cevap olmuyormuş. Aynı olamadığım yer burası sanırım. ” Dönüp bana baktı. Sorusunu bakışlarıyla sordu, çoğu zaman yaptığı gibi. “Savrulmak gibi. Bir şey olmayınca, her şeyi hiç bir şeye dönüştürmek belki. Şehrin iki yakası bu yüzden yok benim için.” “Yaptım dediğin şey kolay sanıyorsun. Senin ki sadece yaptığını sanmak.” “Ben nasıl tanımlandığı ile ilgilenmiyorum. Beni sadece sen hayata düşürebildin, sonrası.. Sonra ben seni çaldım ‘yaşamaktan’. Kolay değilmiş sahiplenmek.” “Sonra, yazmak, izlemek, düşlemek…

Yorum Bırak