diğer her şey sabitken 15/15

“Anlatsam inanmazlar. Anlatmam o yüzden, bilmesinler. Her şeyi çözüyorlar. Her olaya gerekçe, her boka neden. Bazen nedensiz olursun, sebebin olmaz. Öyle havada gaz gibi uçucu, ne ayak ne baş. Bazen yere inmeyi istemezsin. Hava güzel. Ne anlayacaklar.”

(Berna Durmaz- Metal Hayatlar)

Bitti.

Tefrikanın hikayesi:

Bundan yaklaşık iki sene önce, pandemi henüz tırmanmaya başlamış ve sokağa çıkma yasakları gelmemişken gördüm ilk defa yaşlı teyzeyi.
Sabah yürüyüşleri sırasında boynunda atkı ve sırtında hırkası ile geçekten tüm gece yağan yağmurların biriktirdiği suları pis bir kova ile temizlemeye-yaymaya-eritmeye çalışıyordu.

Her sabah ama her sabah…

O zaman aklımdan “yolumun üzerinde, elinde faraş, evinin önündeki yağmur artığı pis suları eski bir yoğurt kabına doldurmaya çalışan yetmişini aşmış teyzeye sormaya korkuyorum nedenini öyküyü bozacak diye” şeklinde bir tümce geçmişti. Kadına gerçekten sormadım bunu neden yaptığını ve yardım da etmedim.
İki sene saklı kalan bu ‘tümce/şey’ nedensiz birden çıktı ortaya. Tam da iki sene sonra bu yağmur mevsiminde, bahar ertesinde. Dolayısıyla yağmurlar ve kadın gerçektir. Ve yine kadın gerçekten bir gün ortadan sebepsiz kaybolmuştur. Onun da peşine düşmedim açıkçası. İki sene sonra tekrar niye aklıma geldi, niye bu kadar dallanıp budaklandı, niye ama niye beni bu kadar yordu bilmiyorum.

Tefrikalardaki arama motorlarında tıklanan kelimeler –neredeyse- tamamıyla gerçektir. Hepsi daha önceden –zaten- günlüklere not edilmiş ve yazmak için sadece tozları alınmıştır.
10-15 kelime günün konusu, anlam ve önemi, biraz da teşekkür babında değiştirilmiş, güncellenmiş, hatta yerini bulmuş, oturtulmuştur.

Sam bir gerçekliktir.
Sam benim.

Arama motorlarına 490 adet kelime (tümce) yazılmıştır.
490 asal bir sayı değildir.

Bir çok şarkı eşlik etti ama:

…çalıyordu bitmesine mutluyken, aslında ‘her şey başlangıcında’yken.